Bu haftanın anahtar kelimeleri: IShowSpeed, CBS News, etki editörlüğü, gözcü gazeteciliği.
Influencer Çağında Siyaset

n okuyoruz| Bültenden Herkese Merhaba!
Sosyal medya platformlarının yaygınlaşmasıyla birlikte hayatımıza giren influencerlar artık popüler kültürün en güçlü aktörlerinden birisi. Bu haftanın odağında da bu gücün özellikle siyaset dünyasını nasıl etkilediğine ve influencer çağının nasıl bir dönüşümü getirdiğini incelemeye çalıştım.
“Ne Okuduk” bölümünde ise etki editörleri, gözcü gazeteciliğinin günümüzdeki örnekleri ve daha fazlası var.
Görüş, yorum ve önerilerinizi her zaman bekliyorum.
Haftaya görüşmek üzere!
—Ahmet Alphan Sabancı

Bu Hafta Ne Okuduk?
Etki Editörü Ne İş Yapar?
Gazeteciliğin görevi veya amacı nedir diye sorduğumuzda akla gelen cevaplardan birisi de yaptığı haberler ile bir etki yaratabilmek ve toplum için fayda sağlamak oluyor. Ancak bu amaç tanımlaması, takip etmesi ve bir sonuç olarak gösterilmesi zor bir şey. Çünkü gazeteciliğin etkisini ölçmek tıklanma sayısını ölçmek kadar kolay bir iş değil.
Bu da son zamanlarda kimi haber odalarının Etki Editörü adı verilen yeni bir alan yaratmasına neden oldu. Bu editörler genellikle yapılan gazeteciliğin belirli bir amacı olmasına ve bu amaç ve yaratabileceği etki doğrultusunda haberin şekillendirilmesine yardımcı oluyor. Habere sadece konusu üzerinden değil, yaratabileceği sonuçlar üzerinden yaklaşmak da o haberin üretim şeklini ciddi bir şekilde değiştirebiliyor. Henüz yeni bir alan ama gazeteciliğin toplumsal fayda açısından önemini ciddiye alan kurumların bu yaklaşımı incelemesinde fayda var.
CBS News’de Bari Weiss Dönemi
ABD’de medyanın Trump’ın ikinci dönemi ile birlikte yaşadığı dönüşümü bültende daha önce de farklı örneklerle ele almıştık. CBS News bu konuda dönüşmeye en hevesli kurumlardan birisiydi ve bir süredir dedikodusu dönen bir gelişmeyi gerçekleştirerek Trump ve çevresini çok mutlu edecek bir adım attılar.
Bundan beş yıl önce “anti-woke” argümanlarla New York Times’daki köşe yazarlığı görevini bırakan ve sonrasında bu fikirleri merkezine koyan Free Press isimli bir Substack yayını kuran Bari Weiss, muhafazakar medyanın en büyük aktörlerinden birisi hâline gelmişti. CBS News’in çatı şirketi Paramount Skydance 150 milyon dolar karşılığında Free Press’i satın aldı ve Weiss’i de CBS News’in başına geçirdi. Böylece az bilinen bir köşe yazarı olarak kariyerine başlayan Bari Weiss, Donald Trump’ın yarattığı dalga sayesinde ABD’deki en büyük haber televizyon kanallarından birisinin liderine dönüştü.
Weiss’in CBS News’de ne yapacağı şimdilik meçhul ama kanalın nasıl bir yön izleyeceğini Free Press’in habercilik yaklaşımına bakarak az çok tahmin etmek mümkün. CBS News ekibiyle yaptığı ilk toplantıdan sızan detaylar ise büyük bir ekip yönetme konusunda zorluk çekeceğine işaret ediyor.
Gözcü Gazeteciliğin Dönüşümü
İngilizcede “watchdog journalism” olarak anılan gazetecilik türü, aslında klasik gazetecilik dediğimizde çoğu insanın aklına gelen ilk şey: gazeteciler büyük isimleri ve kurumları inceleyip onları hesap verilebilir bir noktada tutan haberler yaparlar. Fakat sektörün ekonomik ve politik ilişkileri, değişen dinamikler derken bunu özellikle geleneksel haber kurumlarında daha az görür olduk.
Ancak internet ve bağımsız gazetecilik bu alanın da dönüşmesine imkan sağlıyor. Basketbol gazetecisi Pablo Torre bunun güncel örneklerinden birisi. Tek başına yaptığı araştırmalar ile NBA takımlarından Los Angeles Clippers’ın ünlü basketbolcu Kawhi Leonard’a gizli bir şekilde 28 milyon dolar ek ödeme yaparak takımın ekstra vergi ödemesinin önüne geçtiklerini ortaya çıkardı ve NBA yönetiminin bir soruşturma başlatmasını sağladı.
Pablo Torre ve diğer birçok örnek aslında bu gözcü gazeteciliğinin hâlâ yapılabileceğini ve etkili olabileceğini bize gösteriyor. Üstelik bunun için büyük kurumların kaynaklarına da sahip olmanıza gerek yok. Eğer haber okurları bu tür haberleri desteklediklerini gösterirse gazeteciler de bu tür işlere odaklanmak için daha fazla motivasyon bulacaktır.
Gazeteciliği Tarif Ederken Seçtiğiniz Kavramların Önemi
Gazeteciliği topluma ve okurlara ulaştırmak önemli bir mesele ancak bunu yaparken seçilen kavramların ne kadar etkili olabileceği her zaman hesaba katılmıyor. ABD’de yakın zamanda yapılan bir araştırma da 3000’in üzerinde Amerikalı ile bu alana yerel haberler ekseninden odaklanmış ve oldukça ilgi çekici sonuçlar bulmuş.
Araştırmada özellikle öne çıkan başlık kullanılan kavramların ne kadar etkili olduğu. Mesela katılımcıların hemen hepsi yerel haberlerin demokrasi için önemli olduğunu düşünüyor ama gazeteler kampanyalarında demokrasi kavramını kullanınca buna negatif tepki veriyor. Çünkü politik ortam bu tür kavramların aşırı yüklenmesine ve insanların daha duygusal bir şekilde tepki vermesine neden oluyor. Benzer şekilde birçok politik kavram, hikaye anlatıcılığı ve hatta gazetecilik kavramının kendisi bile bu sorundan muzdarip. Görece daha temiz olan güvenilirlik, topluluk, yerel bilgi gibi kavramlar ise pozitif bir etki yaratıyor.
Politik dinamiklerin ve kutuplaşmanın bizde de ne kadar benzer olduğunu düşünürsek ülkemizde yapılacak benzer bir araştırmanın da çok yakın sonuçlar vereceğini tahmin ediyorum.
Kısa Kısa
🎨 ABD’de bütçeleri kesintiye uğrayan kamu televizyonlarına destek için Bob Ross’un orijinal tablolarından bir kısmı açık artırma ile satılacak.
🗞 Alternatif arama motoru Kagi, haberleri daha temiz bir şekilde takip etmenize yardımcı olmak isteyen yeni bir özellik yayınladı.
🤖 Birleşik Krallık medyası YZ ile üretilmiş PR içeriklerinin saldırısı altında.
🤖 Karşınızda tamamen YZ üretimi ilk aktör Tilly Norwood.
🇳🇵 Rest of World’ün genel yayın yönetmeni Anup Kaphle, ülkesine tatil için gelmişken kendisini nasıl bir devrimin ortasında bulduğunu anlatmış.

Haftanın Odağı: Influencer Çağında Siyaset
İnternetin hayatımıza kazandırdığı yeni bir ünlü türü olan influencerlar hemen her alanda önemli bir aktör hâline gelmiş durumda. Ağırlıkla eğlence dünyasında görmeye ve ekonomik olarak elde ettikleri gücü konuşmaya alışık olsak da artık influencerlar bunun da ötesine geçmiş durumda. Bunun en büyük örneğiyse son yıllarda hem ülkelerin hem de uluslararası siyasetin bir parçası olarak karşımıza çıkmaları.
Ülkemizde de tanık olduğumuz örnekler karşımıza çıkmadan önce bu dönüşüm şaşırtıcı olmayan bir şekilde ABD’de başlamıştı. Özellikle Amerikan sağında birçok influencer şu anda siyasetçilerden daha yüksek etki gücüne sahip ve bunu uzun zamandır bu alana yatırım yapmalarına borçlular. Donald Trump gibi bir liderin gelmesiyle birlikte de şu an hem doğrudan siyasetin içerisinde yer alıyorlar hem de medyada önemli bir aktör hâline geldiler.
Bunun nasıl bir seviyeye geldiğini ise Charlie Kirk isimli infleuncerın bir suikaste kurban gitmesiyle gördük. Kendisinin bir hedef olarak görülmesi bir yana, siyaset içerisindeki bağlarının gücünü ve önemini gösteren en temel örnek Donald Trump’ın ülkede yas ilan ederek bayrakların yarıya indirilmesini emretmesiydi.
Hem ülkemizde hem de dünyanın farklı yerlerinde ABD’de başlayan bu akımın etkilerini görüyoruz. Artık influencerlar sahip oldukları bu etki gücünü sponsorluklardan daha fazlası için kullanmak istiyor ya da siyasette bir etki gücüne sahip olmak için influencer rotasını seçenlerin sayısı artıyor. Bu da hemen her ülkenin bu isimlere daha farklı bir gözle bakmasına neden oluyor.
Örneğin dünyanın en büyük Youtuberlarından birisi olan IShowSpeed yakın zamanda ülkemizi ziyaret ettiği için gündemimize girmişti. Ancak kendisinin aynı dönemlerde asıl konuşulma sebebi Çin’e yaptığı ziyaret ve oradan ürettiği içeriklerdi. Ülkemizde daha çok kendi hâlinde takılırken, Çin’de doğrudan devletin desteğiyle ağırlanıp ülkenin en iyi yanlarını görmesi ve göstermesi sağlandı.
Tam da aynı günlerde dünyadaki en popüler TikToker Khaby Lame’in ABD ziyareti esnasında Donald Trump’ın oğlu Barron ile yakın arkadaş olan bir Amerikalı influencerın şikayetiyle önce gözaltına alınıp sonra ülkeyi terk etmesi gibi bir olay yaşanmıştı. Bu iki örneğin üst üste gelmesiyle internette birçok insan Çin’in ABD’ye karşı propaganda savaşında öne geçtiğini söylemesine neden olmuştu.
Günümüzde influencerlar artık gözardı edilmesi imkansız birer popüler kültür figürü hâline geldiler. Doğrudan siyasetle ilgileri olsun ya da olmasın kendilerini bu tartışmaların içerisinde buluyorlar çünkü birçok ülke açısından bu popüler kültür aktörleri artık yumuşak güç üretimi konusunda kullanabilecekleri bir araç olarak görülüyor. Şu sıralar işledikleri savaş suçları ve soykırım sebebiyle dünyanın tepkisini çeken İsrail de imajını kurtarmak için son çare olarak influencerlardan medet umuyor.
Influencerların daha önce tanıdığımız ünlülerden veya popüler kültür aktörlerinden en büyük farkı çok daha esnek bir imaja sahip olmaları ve erişim güçlerinin çok daha geniş olması. Örneğin IShowSpeed lakabını kullanan Darren Watkins Jr., 12 yaşında Twitch’te canlı yayınlarda oyun oynayarak başladığı bu işte henüz 20 yaşında olmasına rağmen bu noktaya geldi ve bundan sonra nereye kadar ilerleyebileceğini tahmin etmek mümkün değil. Diğer birçok influencer için de benzer hikayeler söz konusu.
Bu şekilde hayatımıza giren isimler doğal olarak çok daha geniş ve çeşitli bir kitleye ulaşabiliyor. Bu yüzden de siyasiler ya influencerlar ile birlikte görünerek bu güçten faydalanmaya çalışıyor ya da onların taktiklerini kullanarak kendilerini daha görünür kılmaya çalışıyor.
Günümüz medya ekosisteminin nasıl bir dönüşümün ortasında olduğunu anlamak için influencerlara ve onların yıllar içerisinde geldiği noktaya bakmamız şart. Medyanın dönüşümü kaçınılmaz olarak hayatımızın her yönünü etkiliyor ve bu etkiyi anlayabilenler çoktan bunu en iyi şekilde kullanmanın yollarını bulmaya başladı bile.
Bu bülten Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği’nin maddi desteği ile hazırlanmıştır. İçerik tamamıyla NewsLabTurkey sorumluluğu altındadır ve Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği’nin görüşlerini yansıtmak zorunda değildir.







